Site icon International Journalists

Darbe’nin Medyaya Etkileri Konusunda Basın Açıklaması

Uluslararası Gazeteciler Derneği (IJA), 15 Temmuz 2016’da Türkiye’de gerçekleştirilen darbe girişiminin yıldönümü vesilesiyle, siyasi nedenlerle Türk cezaevlerinde tutulmaya devam eden 100’den fazla meslektaşımızı anıyor. Erdoğan rejimi onları diğer şeyler bir tarafa terörist olmakla ve darbe girişimine katılmakla suçluyor. “İnsanların sokakta can verdiği ve darbe girişiminin sebebinin hala belirsiz olduğu bir dönemde, iktidar sahibi Erdoğan darbe girişiminin kendisine Allah’ın bir lütfu olduğunu ilan etti. Çünkü her şey Erdoğan’ın hazırladığı kapsamlı bir temizlik planı gibi görünüyordu” diye ifade ediyor halen Göttingen merkezli Tehdit Altındaki Halklar Derneği  (GfbV) Ortadoğu uzmanı olarak görev yapan Dr. Kamal Sido.

Frankfurt merkezli gazeteciler derneği IJA’dan Erkan Pehlivan, darbe girişimi ile baskı ülkede eşi benzeri görülmemiş bir doruğa ulaşmış olsa da, bundan önce de çok sayıda meslektaşımız tekrar tekrar tutuklandı ve birçoğu uzun hapis cezalarına çarptırıldı” dedi.

Bu gazetecilerden biri olan araştırmacı gazeteci Mehmet Baransu 2 Mart 2015’te tutuklandı. Hakkında çeşitli davalar halen devam ediyor. Baransu, hükümet üyelerinin yolsuzluk davalarını ve yasadışı faaliyetlerini haber yapmaktan 17 yıl ve 19.5 yıl hapis olmak üzere hali hazırda zaten mahkum edildi. Gazeteci, yargılandığı tüm davalarda suçlu bulunursa, 1000 yıldan fazla hapis cezasıyla karşı karşıya kalacak.

IJA ve GfbV bugün “Türkiye ifade özgürlüğünü terörle nasıl bir tutuyor ve gazeteciler nasıl uzun hapis cezalarına çarptırılıyor” başlıklı kısa bir rapor yayınlıyor.

“Türkiye’de 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminin üzerinden 5 yıl geçmesine rağmen 100 gazeteci ve medya çalışanı hala parmaklıklar ardında. Yüzlercesi aynı akıbete uğramamak için ülkeyi terk etmek zorunda kaldı.

Örneğin devlet televizyonu TRT’de binlerce çalışan, gazeteleri veya televizyonları yasaklanan binlerce kişi işten çıkarıldı. İşsizler; hükümet ve toplum tarafından “dışlanmışlar” gibi muamele görüyorlar ”diye yazıyor hazırladıkları raporda Erkan Pehlivan ve Kamal Sido.

Basın ve ifade özgürlüğü esas olarak iki araçla engellenmektedir: Terörle mücadele yasaları ve sözde “cumhurbaşkanına hakaret”. Eleştiri yapan herkes “örgüt propagandası yapmak, terör örgütüne üye olmak, terör örgütü yönetmek, terör örgütü kurmak, cumhurbaşkanına hakaret etmek” suçlarıyla suçlanabilir ve uzun hapis cezalarına çarptırılabilir.

Bu nedenle IJA, federal hükümeti tüm gazetecilerin Türk cezaevlerinden derhal serbest bırakılması ve asılsız terör suçlamaları ile ve cumhurbaşkanına hakaret suçlamalarının düşürülmesi için çağrı yapmaya davet ediyor.

 

Exit mobile version