Site icon International Journalists

AFGANİSTAN’DA GAZETECİLİK ÖLÜMCÜL BİR MESLEK

EHSANULLAH ZİYAYİ / Afganistan’ın Şibirgan şehrinde dünyaya gelen Ehsanullah Ziyayi, Cihan Haber Ajansı kapatılıncaya kadar , orada muhabirlik yaptı. Halen serbest gazeteci olarak da çalışan Ziyayi başkent Kabil’de öğretmenlik yapıyor.

Her mesleğin elbette çok büyük zorlukları var. Mesela günümüzün global problemi pandemi ile savaşta sağlık çalışanlarının mücadele ettikleri zorluklar gibi. Ama Afganistan’da gazetecilik yapmanın geçici bir zorluğu değil kalıcı zorlukları var. Bu meslek ülkede giderek daha ölümcül bir hâl alıyor.

Afganistan dünya üzerinde savaşın hâlâ sona ermediği ve korkunun sokaklarda gezdiği bir ülke. Bunun yanısıra sayılamayacak kadar çok güzellikleri ve kültür renkliliği var. Ancak bu güzelliklerin dünyaya yayılmasını sağlayan medya mensupları maalesef hep hedefte. Afganistan Gazeteciler Merkezi’nin istatistiklerine göre gazetecileretehdit, gözdağı, şiddet ve hakaret oranlarında büyük artış var.

Taliban’ın hedefinde ‘Batı değerlerini’ destekliyorlar diyen gazeteciler bulunuyor. Ancak bugüne kadar saldırılar sonucu hayatını kaybedenlerin Taliban tarafından öldürüldükleri ne kanıtlanabilmiş ne de katilleri yakalanarak kanun önüne çıkarılabilmiş değil. Taliban’ın ‘Batı değeri’ ilanının ardından
sadece 2014-2016 yılları arasında 294 saldırının sonucunda 10 gazetecinin de hayatı karardı. Ama Taliban bu söylemleri ile bombalardan korktuğu kadar gazetecilerden de korktuğunu ortaya koyuyor. Ülkedeki yolsuzlukların, toprak gasplarının, kadına yönelik şiddetin ve insan hakları ihlalleri de dahil olmak
üzere hassas konularda haber kovalayan gazeteciler ülkedeki tüm güçlerin hedefinde. Kabil gibi birkaç büyükşehrin dışında çalışan gazeteciler, sağlanan güvenliklerden yoksun oldukları için çok daha kolay hedef oluyorlar. Bunun son örneğine Celelabad’daki 7 kadın gazetecinin öldürülmesi ile şahit olduk.

KİMSENİN ELİNDEN BİR ŞEY GELMİYOR
Afganistan’da ‘medya özgürlüğü’ kırılgan bir yapı üzerine inşa edilmiş durumda. Ülkedeki uzun süren iç çatışmaların kurbanı olmuş durumdalar. Bismillah Aimaq, Gazni Gazeteciler Sendikası Başkanı Rahmatullah Nekzad, Enikass TV Muhabiri Malala Maiwand, TV sunucusu Yama Siawash ve Radio
Liberty muhabiri Aliyas Dayee bu kurbanların sadece bazıları.

Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) ve Gazetecileri Koruma Komitesi gibi uluslararası kuruluşlar bu saldırıları kınamak ve gazeteciler için dünyanın en ölümcül ülkelerinden birisinin Afganistan olduğunun nitelemesini yapmaktan başka ellerinden bir şey gelmiyor. Bu beraberinde oto sansürü getiriyor ve mesleğe olan ilgi de azalıyor. Özellikle kadın gazeteciler tehditlerden dolayı işlerini bırakıyor. RSF’in 2020 Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi’nde Afganistan 180 ülke arasında 122. sırada yer alıyor.

1 YILDA 50 GAZETECİ ÖLDÜRÜLDÜ
Birleşmiş Milletler’in 2013 yılında aldığı karara göre ‘Savaş bölgelerindeki gazetecilerin hakları savunulmalı’ maddesine göre bu savunmayı en çok hak eden ülke konumunda Afganistan. Çünkü Afganistan’da yabancı ülke askerlerinin uzun yıllardır aktif olarak görev alması ile yabancı gazeteci yoğunluğu yaşanıyor. Bu madde ile Afganistan’da basın özgürlüğünü desteklemek ve gazetecilere yönelik şiddeti azaltmak için etkili bir adım olarak görülse de rakamlar bunun tam aksini söylüyor. Meksika, ‘en ölümcül ülkeler’ listesinin başını çekerken ardından Irak, Afganistan, Hindistan ve Pakistan geliyor. Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF), sadece 2020 yılında 50 gazeteci ve medya çalışanının öldürüldüğünü açıkladı. COVID-19 salgını nedeni ile bir yıldır sahada aktif olunmamasına rağmen rakamlar epey yüksek. 2020’de en az 11 cinayet, 20 yaralama, 10 kaçırma ve 30’dan fazla dayak vakasının kaydedildiği belirtiliyor.

HER İKİ TARAFIN DA KURBANI GAZETECİLER
Hükümet, şu ana kadar halkını koruyamazken, gazetecileri koruyabilme konusunda gerekli adımları atabilmiş değil. Ülkedeki baskılar ve mali zorlukların sonucunda geçen sene en az 10 Afgan radyo istasyonu kapanmak zorunda kaldı.

Dünyanın farklı yerlerinde savaşlar hâlâ devam ediyor. Bu savaşlarda taraf olmamalarına rağmen her iki tarafın kurbanı olan gazetecilerin sayısı çok fazla. Gazetecilere düzenlenen bu saldırılar sonucu yüzlerce gazetecinin görevini bıraktığı kayıtlara geçmiş durumda. Çoğu, ülkenin güvenli bölgelerine göç ederek başka işlerle meşgul olurken, 300’e yakın gazeteci de ülkeyi terk etmek zorunda kaldı.

Taliban ve Afgan Hükümeti masada barış görüşmelerini sürdürürken gazetecilere saldırılar hız kesmeden devam ediyor. Mart ayı başında öldürülen 7 kadın gazeteci ile bu korku medya dünyasında devam ediyor. Saldırılar ülke çapında sürerken barış görüşmeleri sonrası gazetecileri ne tür sonuçların beklediğini kısa bir süre sonra tüm dünya ile birlikte öğreneceğiz.

Exit mobile version