Gazeteci Tuğba Özer, yaptığı haber nedeniyle tazminata mahkûm edildi; tutuklu gazeteci İdris Yılmaz’a 6 yıl 3 ay hapis cezası verildi; tiyatrocu Orhan Aydın, yaptığı bir konuşma nedeniyle hapis cezasına çarptırıldı.
Tutuklu gazeteci İdris Yılmaz’a 6 yıl 3 ay hapis cezası
Ocak 2018’den bu yana tutuklu bulunan gazeteci İdris Yılmaz, “terör örgütü üyesi olmak” ve “terör örgütü propagandası yapmak” suçlamalarıyla yargılandığı davanın 18 Ekim 2019 günü Van 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmasında 6 yıl 3 ay hapse mahkûm edildi.
Yılmaz’ın “propaganda” suçundan beraatine karar veren mahkeme, gazetecinin “örgüt üyeliği” suçundan 6 yıl 3 ay hapisle cezalandırılmasına ve tahliyesine karar verdi. Ancak hükümlü olduğu başka bir dosya nedeniyle Yılmaz hemen tahliye edilmedi. Yılmaz’ın tahliyesi için avukatları tarafından cezaevinde geçirdiği sürenin mahsup edilmesi talebiyle yapacakları başvurunun neticesi beklenecek.
Prof. Dr. Füsun Üstel beraat etti
Barış için Akademisyenler’in 2016 yılındaki bildirisini imzaladığı için “örgüt propagandası yapmak” suçlamasıyla yargılandığı davada verilen 1 yıl 3 aylık hapis cezası nedeniyle iki buçuk ay cezaevinde kalan ve Temmuz ayında tahliye edilen Prof. Dr. Füsun Üstel, beraat etti.
Anayasa Mahkemesi, Barış için Akademisyenlerin bireysel başvurularına ilişkin kararında “ifade ve düşünce özgürlüğünün ihlâl edildiğine” kanaat getirmişti. AYM, başvuruculara 9 bin TL tazminat ödenmesine, ihlâlin ortadan kaldırılmasına ve yeniden yargılama yapılması için karar örneğinin yerel mahkemelere gönderilmesine hükmetmişti.
Üstel’in avukatları Sennur Baybuğa ve Fikret İlkiz’in AYM kararı üzerine yaptıkları başvuruyu değerlendiren İstanbul 32. Ağır Ceza Mahkemesi, AYM kararı uyarınca Üstel’in beraatine, hakkında verilen hapis cezası kararının tüm hüküm ve sonuçlarının ortadan kaldırılmasına karar verdi.
Üstel, bildiriyi imzaladığı için cezaevine giren ilk akademisyen olmuştu.
Hayri Tunç ve Bengisu Kömürcü, soruşturma kapsamında ifade verdi
Gazete Fersude Eş Genel Yayın Yönetmenleri Hayri Tunç ve Bengisu Kömürcü, yaptkları haberler dolayısıyla haklarında başlatılan bir soruşturma kapsamında 18 Ekim 2019 günü İstanbul Adliyesi’nde basın savcılığına ifade verdi.
Kömürcü ve Tunç hakkında, 2019’un Ocak ayında yayımlanan, “Alevi yurttaş sosyal medyadan tehdit edildi” başlıklı haber nedeniyle habere konu edilen yurttaşın şikâyetçi olması üzerine “hedef gösterme” ve “örgüt propagandası” suçlamasıyla soruşturma başlatıldığı öğrenildi.
Tunç hakkında çözüm sürecinde sosyal medyada paylaştığı fotoğraflar nedeniyle “örgüt propagandası” suçlamasıyla ayrı bir soruşturma daha başlatıldığı öğrenildi.
Deniz Yücel’in yargılandığı dava Şubat ayına ertelendi
Alman Die Welt gazetesinin eski Türkiye temsilcisi Deniz Yücel’in “terör örgütü propagandası yapmak” ve “halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek” suçlamalarıyla yargılandığı davanın beşinci duruşması 17 Ekim 2019 günü İstanbul 32. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
P24 tarafından takip edilen duruşma bir saatlik gecikmeyle başladı. Yurtdışında yaşayan Yücel’in katılmadığı duruşmada avukatı Veysel Ok hazır bulundu. Duruşmayı basın mensuplarının yanı sıra Almanya Başkonsolosluğu’ndan temsilciler de izledi.
Mahkeme başkanı, Yücel’in istinabe yoluyla alınan ifadesinin celse arasında dosyaya geldiğini açıkladı. Yücel’in avukatı, müvekkilinin ifadesinin tamamlanması sebebiyle mütalaa verilmesini talep etti. Duruşma savcısı, mütalaasını hazırlamak için dosyanın tevdi edilmesini istedi. Dosyanın savcıya gönderilmesine karar veren mahkeme, davayı 13 Şubat 2020 tarihine erteledi.
Çiğdem Toker’e açılan 1.5 milyon liralık tazminat davası düştü
Gazeteci Çiğdem Toker’e 2017 yılında Cumhuriyet gazetesindeki köşesinde yayımlanan “Tasarruf arıyorsanız metro ihalelerine bakın” başlıklı yazısı nedeniyle Şenbay Madencilik A.Ş. tarafından 1.5 milyon TL manevi tazminat talebiyle açılan davanın dördüncü duruşması 17 Ekim 2019 günü Ankara 13. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görüldü.
P24’ün izlediği duruşmada Toker ve avukatı hazır bulunurken, davacı taraf avukatı duruşmaya katılmadı. Toker’in avukatının da davayı takip etmediklerini ifade etmesi üzerine mahkeme, taraflarca takip edilmeyen dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verdi.
Ferhat Tunç hakkındaki yakalama emrinin devamına karar verildi
Müzisyen Ferhat Tunç’un “örgüt propagandası” ve “örgüt üyeliği” suçlamalarıyla 20 yıla kadar hapis istemiyle yargılandığı davanın görülmesine 17 Ekim 2019 günü Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi.
P24’ün izlediği duruşmaya yurt dışında bulunan Tunç ve mahkemeye mazeret bildiren avukatı katılmadı. Mahkeme, ara kararında Tunç hakkında çıkarılan yakalama emrinin devamına ve sanık vekilinin mazeret bildiriminin kabulüne karar vererek davayı 16 Ocak 2020 tarihine erteledi.
Gazeteci Tuğba Özer’e haberi nedeniyle 5 bin TL tazminat cezası
Cumhuriyet gazetesi editörü Tuğba Özer, 2016 yılında İstanbul’da bir ilkokulda öğrencilere idam ipiyle poz verdirerek bu fotoğrafı sosyal medyada paylaşan öğretmen hakkında yaptığı haber nedeniyle İstanbul 23. Asliye Hukuk Mahkemesi’’nde açılan davada 5 bin TL tazminat cezasına çarptırıldı.
Dava, fotoğrafı paylaşan öğretmenin gönüllü olarak çalıştığı İnsani Yardım Vakfı (İHH) tarafından açılmıştı.
Orhan Aydın’a “Cumhurbaşkanına hakaret”ten ertelemesiz hapis cezası
Tiyatro oyuncusu Orhan Aydın, 2017 yılında Kuşadası’nda katıldığı Sivas katliamı anmasında yaptığı bir konuşma nedeniyle “Cumhurbaşkanına hakaret” suçlamasıyla yargılandığı davada 11 ay 20 gün hapis cezasına çarptırıldı. Aydın’a verilen ceza ertelenmedi. Aydın, kendisine verilen cezayı Twitter hesabından duyurdu.
Ahmet Türk hakkında soruşturma başlatıldı
Ağustos ayında görevden alınarak yerine kayyum atanan Mardin Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Ahmet Türk hakkında, Diyarbakır’da 2018 newrozunda yaptığı konuşma nedeniyle “örgüt propagandası yapmak” iddiasıyla soruşturma başlatıldı.
Türk, soruşturma kapsamında avukatlarıyla birlikte Mardin Adliyesi’ne giderek ifade verdi. Türk’ün avukatları, söz konusu konuşmanın ifade özgürlüğü kapsamında olduğunu belirterek, soruşturmayla ilgili kovuşturmaya yer olmadığı yönünde karar verilmesi gerektiğini söyledi.
Barış Pınarı harekâtı ile ilgili paylaşımlara 24 tutuklama
Türkiye’nin Suriye’nin kuzeydoğusuna yönelik 9 Ekim 2019 tarihinde başlattığı askerî harekâta ilişkin sosyal medyada paylaşım yapan 186 kişi gözaltına alındı. Anadolu Ajansı’nın güvenlik kaynaklarına dayandırdığı 16 Ekim 2019 tarihli haberine göre, adliyeye sevk edilen zanlılardan 24’ü tutuklandı, 78 şüpheli serbest bırakıldı, bunlar arasında 40 kişiye adlî kontrol tedbiri uygulanmasına karar verildi.
Anadolu Ajansı, “Barış Pınarı” harekâtına ilişkin sosyal medyada yapılan paylaşımlar hakkındaki incelemeler sonucunda 839 kişinin “suç içerikli paylaşımlarda bulunduğunun tespit edildiğini” aktardı. Haberde, “Söz konusu hesaplardan 62’sinin Almanya, İngiltere ve Fransa’dan yönetildiğinin belirlendiği” ifade edildi.
Gazeteci Beritan Canözer beraat etti
Jin News muhabiri Beritan Canözer, “örgüt üyesi olmak” suçlamasıyla 15 yıla kadar hapis istemiyle yargılandığı davada beraat etti. Diyarbakır 9. Ağır Ceza Mahkemesinde 16 Ekim 2019 günü görülen duruşmaya Canözer katılmazken, avukatı Resul Tamur mahkemede hazır bulundu.
P24’ün yanı sıra Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Diyarbakır Temsilcisi Mahmut Oral ve Mezopotamya Kadın Gazeteciler Platformu Sözcüsü Ayşe Güney’in de izlediği duruşmada savunma yapan avukat Tamur, tanık beyanları arasındaki çelişkilere işaret ederek, müvekkilinin beraatini talep etti. Duruşma savcısı ise daha önce verdiği esas hakkındaki mütalaasını yineleyerek Canözer’in cezalandırılmasını talep etti.
Duruşma sonunda hükmünü açıklayan mahkeme heyeti, Canözer’in hakkındaki suçlamadan beraatine karar verdi.
Mümtazer Türköne’nin “hakaret” suçlamasıyla yargılandığı dava Ekim sonuna ertelendi
Akademisyen ve kapatılan Zaman gazetesinin köşe yazarı Mümtazer Türköne’nin 16 Mart 2014 tarihinde kaleme aldığı “Mecbur olmasa bu kadar kötü olur mu” başlıklı yazısı sebebiyle “Cumhurbaşkanına hakaret” suçlamasıyla yargılandığı davanın altıncı duruşması 15 Ekim 2019 günü Bakırköy 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
P24’ün izlediği duruşmaya tutuklu bulunduğu Silivri Cezaevi’nden SEGBİS ile bağlanan Türköne, suçlamaya konu yazısında geçen “nekrofili” kelimesinin hakaret teşkil etmediğini belirten bir savunma yaptı.
Türköne, o dönem başbakan olan Recep Tayyip Erdoğan’ın Berkin Elvan hakkındaki sözlerini eleştiren yazısı hakkında yasa gereği süre aşımı olduğunu, yazının internet ortamında yayımlanmasının bunun göz ardı edilmesine sebep olamayacağını savundu.
Mahkeme başkanı, mahkemenin diğer duruşmalara geçmesi gerektiğini söyleyerek Türköne’den savunmasını tamamlamasını istedi. Türköne savunmasına devam etmek istediğini belirtti.
Erdoğan’ın vekili söz alarak, Türköne’nin savunmasını kabul etmediklerini belirtti ve Türköne’nin cezalandırılmasını talep etti.
Türköne’nin avukatı ise esas hakkında savunmasını Türköne’nin beyanı tamamlandıktan sonra sunacağını söyledi. Mahkeme, Türköne ve avukatının esas hakkında savunmalarını hazırlamaları için süre verilmesine karar vererek davayı 31 Ekim 2019 tarihine erteledi.
Gazeteci Şirin Kabakçı’nın duruşması ertelendi
Kapatılan Zaman gazetesinin eski Konya temsilcisi Şirin Kabakçı’nın “terör örgütü üyeliği” suçlamasıyla tutuksuz olarak yargılandığı davanın yedinci duruşması 15 Ekim 2019 günü İstanbul 35. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
P24’ün takip ettiği duruşmada Kabakçı ve avukatı ile katılan Şamil Şenalp’in avukatı Necmettin Cüneyt Şenalp hazır bulundu.
Duruşmada muhasebe sorumlusu olduğunu belirten Burhan Kaya isimli tanık dinlendi. Tanık, Kabakçı’yı gazeteci olarak tanıdığını, örgüte üye olup olmadığını bilmediğini söyledi. Kabakçı’nın avukatı, tanık beyanın çelişkili olduğunu ifade ederek aleyhteki beyanları kabul etmediklerini söyledi.
Duruşma savcısı, esas hakkındaki mütalaa için dosyanın tarafına gönderilmesini talep etti. Mahkeme, esas hakkındaki mütalaa için dosyanın savcıya tevdiine karar vererek davayı 3 Aralık 2019 tarihine erteledi.
Boğaziçili öğrencilerin davasında mütalaa verildi
Boğaziçi Üniversitesi kampüsünde Türkiye’nin Afrin operasyonuyla ilgili lokum dağıtılmasına karşı pankart açıp slogan attıkları gerekçesiyle “terör örgütü propagandası yapmak” suçlamasıyla yargılanan 30 öğrencinin beşinci duruşması 15 Ekim 2019 günü İstanbul 32. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Celse arasında yazılı olarak mütalaasını sunan savcının, öğrencilerin “terör örgütü propagandası yapmak” suçundan cezalandırılmalarını talep ettiği öğrenildi. Mahkeme heyeti, sanıklara esas hakkındaki savunmaları için süre verilmesine karar vererek davayı 31 Ocak 2020 tarihine erteledi.
P24’ün izlediği duruşma ile ilgili habere bu bağlantıdan erişilebilir.
Temel Demirer’in yargılandığı dava Şubat ayına ertelendi
Yazar ve aktivist Temel Demirer’in Suruç katliamında ölenleri anmak amacıyla 2017 yılında düzenlenen bir etkinlik sırasındaki konuşması nedeniyle “Suçu ve suçluyu övmek” suçlamasıyla yargılandığı davanın üçüncü duruşması, 15 Ekim 2019 günü İstanbul Anadolu 33. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Mahkeme ara kararında, Demirer’in konuşmasında bahsi geçen Suphi Nejat Ağırnaslı, Nuriye Gülmen ve Semih Özakça hakkında konuşmanın yapıldığı tarihte kesinleşmiş mahkûmiyet kararı bulunup bulunmadığının İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan sorulmasına karar vererek davayı 6 Şubat 2020 tarihine erteledi.
P24’ün takip ettiği duruşma ile ilgili habere bu bağlantıdan erişilebilir.
Şahin ve Gayıp’ın ev hapsinin devamına karar verildi
Etkin Haber Ajansı (ETHA) çalışanları Semiha Şahin ve Pınar Gayıp’ın da aralarında bulunduğu dört kişinin “terör örgütü üyeliği” ve “terör örgütü propagandası” suçlamalarıyla yargılandıkları davanın altıncı duruşması 15 Ekim 2019 günü İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
P24 tarafından takip edilen duruşmaya sanıklar katılmazken, sanık avukatları mahkemede hazır bulundu. Duruşma savcısı sanıklara uygulanan adlî kontrol tedbirlerinin devamına karar verilmesini talep etti. Avukatlar ise Şahin ve Gayıp’a uygulanan ev hapsi şeklindeki adlî kontrolün kaldırılmasını ya da başka bir uygulamayla değiştirilmesini istediler.
Taleplerin alınmasının ardından açık müzakere yapan mahkeme heyeti, adlî kontrol tedbirlerinin devamına karar vererek davayı 11 Aralık 2019 tarihine erteledi.
Adil Demirci’nin yargılandığı dava Şubat ayına ertelendi
Etkin Haber Ajansı (ETHA) muhabiri Adil Demirci’nin “terör örgütü üyeliği” ve “terör örgütü propagandası” suçlamalarıyla yargılandığı davanın altıncı duruşması 15 Ekim 2019 günü İstanbul 25. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
P24 tarafından takip edilen duruşma yarım saat gecikmeli olarak 10:04’te başladı. Demirci’nin 22 diğer sanıkla birlikte yargılandığı davanın duruşmasında, 6 tutuksuz sanık ve avukatları hazır bulundu.
Sanık avukatları, müvekkilleri hakkında uygulanan adlî kontrol tedbirlerinin kaldırılmasını talep etti. Duruşmada hazır bulunan sanıklar da adlî kontrollerinin kaldırılmasını istediler. Saat 10:13’te duruşmaya müzakere için ara verildi.
Saat 10:19’da ara kararını açıklayan mahkeme, il dışına çıkış yasağı bulunan sanıklar hakkındaki yasağın kaldırılarak yerine ayda iki kez imza verme yükümlülüğü getirilmesine karar verdi. Mahkeme, sadece imza yükümlülüğü bulunan sanıkların da imza sayısını haftada ikiye indirdi. Sanıklar hakkındaki yurtdışına çıkış yasaklarının devam etmesine karar veren mahkeme, davayı 13 Şubat 2020 tarihine erteledi.
Gazeteci Rojhat Doğru’ya uygulanan adlî kontrol kaldırıldı
Gazeteci Rojhat Doğru hakkında, “Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma”, “Kasten yaralama”, “Örgüt üyesi olmak” ve “Örgüt propagandası yapmak” suçlamasıyla açılan davanın görülmesine 15 Ekim 2019 günü Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesinde devam edildi.
Doğru ve avukatı Resul Tamur mahkemede hazır bulundu. Önceki duruşmada SEGBİS üzerinden ifade vermesi için Mersin 9. Ağır Ceza Mahkemesine hazır edilmesi için yazılan müzekkereye rağmen tanık Rıdvan Özdemir hazır edilmedi. Özdemir, Doğru’nun Kobani eylemleri sırasında “Bir elinde kamera diğer elinde silahla ateş ettiğini” öne sürmüştü.
Doğru’nun avukatı Tamur, müvekkili hakkında uygulanan adlî kontrol tedbirinin kaldırılmasını talep etti. Mahkeme, Doğru’ya ayda bir uygulanan imza zorunluluğu tedbirinin kaldırılmasına, yurtdışına çıkış yasağının ise devam etmesine karar vererek davayı 14 Ocak 2020 tarihine erteledi.
Sezgin Tanrıkulu hakkında soruşturma başlatıldı
Türkiye’nin Suriye’nin kuzeydoğusuna yönelik askerî harekâtını eleştiren CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatıldı.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan yazılı açıklamada, Tanrıkulu’nun 12 Ekim 2019 günü Twitter hesabından yaptığı açıklama ve bazı medya kuruluşlarına verdiği röportajlardaki sözleri nedeniyle “Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini alenen aşağılama suçundan resen soruşturma başlatılmıştır” denildi.
Mizah yazarı Cihan Demirci, “hakaret” davasında beraat etti
Facebook’ta paylaştığı karikatür ve mizah yazıları nedeniyle “Cumhurbaşkanına hakaret” suçlamasıyla hakkında dava açılan mizah yazarı Cihan Demirci’nin ilk duruşması 10 Ekim 2019 günü Anadolu 26. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.
Duruşmada savunma yapan Demirci ve avukatları Fikret İlkiz ve Meral Onat, soruşturmanın dava aşamasına gelmemesi gerektiğini, zaman aşımına giren sosyal medya paylaşımlarında hakaret unsuru bulunmadığını, karikatürün ve mizahın bir eleştiri sanatı olduğunu ve eleştirilerin ifade özgürlüğü sınırları içinde yapıldığını vurguladılar.
Mahkeme, hakaret kastı olmadığına kanaat getirerek Demirci’nin beraatine karar verdi.
Cezaevindeki gazeteciler ve medya çalışanları listesi
18 Ekim 2019 tarihi itibarıyla Türkiye’de en az 126 gazeteci ve medya çalışanı, tutuklu veya hükümlü olarak cezaevinde bulunuyor.
Ayrıntılı listeye bu bağlantıdan erişilebilir.
Kaynak: P24